Yabancı Kadın
Sergey Dovlatov
“Amerika güçlüleri, yakışıklıları ve küstahları sever. Burası işini bilen, önünde hedefi olanların ülkesidir. Bahtsızlardan el birliğiyle nefret ederler. Burada sadece ve sadece kendine güvenebilirsin, kendinden medet umabilirsin…”
Yabancı Kadın, ana kahramanı Marusya Tataroviç’in –kendisinin de söylediği gibi– ortada hiçbir neden yokken ülkesinden kalkıp, Nivyork’ta cümbüşlü bir Rus mahallesinde bir türlü yerini bulamayışının öyküsü. Kadın bir göçmenin gelgitli ruh haline dair yapılan isabetli gözlemlerin, yalın ve sürükleyici bir olay örgüsüyle birleştiği bu öyküde, Tataroviç’in “özgür yeni dünya” aldatmacasına ve türlü bahtsızlıklara karşı çocuklu ve yalnız bir kadın olarak verdiği mücadele ne denli hüzünlüyse, Dovlatov’un üslubu da o denli ironik ve eğlenceli.
Sergey Dovlatov’un, yer yer karakterlerden biri olarak kişisel sürgünlük kederini de yoğun bir şekilde yansıttığı Yabancı Kadın, Eyüp Karakuş’un Rusça aslından çevirisiyle…