KİTAPLAR
Madenci
Natsume Soseki
“Burası cehenneme açılan kapıdır. Girebilecek misin?”
Madenci’nin isimsiz anlatıcısı, kafasında tehlikeli düşünceler ve ayağında hasır sandaletlerle ormanda yürürken, hiç tanımadığı Çozo’nun “İş lazım mı genç adam?” çağrısına kulak verir. Bu sese niye karşılık verdiğini pek anlayamaz aslında, neden sonra “Ne tuhaftır ki insan ruhu sonsuzluğa sürüklenmeye hazır da olsa, birisi seslenince hâlâ bir yerlere bağlı olduğunu fark ediveriyor,” diyerek açıklar bu durumu. Fakat tuhaflıklar bununla sınırlı kalmaz ve kendisini Çozo’nun ardından bakır madenine doğru giderken bulur. Tokyolu kibar bir ailenin iyi yetişmiş çocuğu, kir pas içindeki işçilerin yanında yaşamaya başlar artık. Ve sıra, maden ocağı ile tanışmaya gelir.
1908’de yayımlandığında, hem konu hem de anlatım tekniği açısından zamanının oldukça ilerisinde bir roman olan Madenci, birçok edebiyat tarihçisine göre Beckett ve Joyce’un modernist ve absürt ögelerini fazlasıyla barındıran bir yapıt. Modern Japon edebiyatının kurucusu kabul edilen Natsume Soseki’nin bu öncü romanını, Sinan Ceylan’ın Japonca aslından çevirisi ve Haruki Murakami’nin son sözü ile sunuyoruz.
“Natsume Soseki, Japonya’nın en büyük modern romancısıdır. [...] Yüz yıldan fazla bir zaman önce yazılmış olan bu romanı, sanki bugün yazılmış gibi okuyabildiğimi bilmek ve bundan derinlemesine etkilenmek beni inanılmaz mutlu ediyor.”
– Haruki Murakami
KİTAPTAN ALINTI
Haruki Murakami'nin Son Söz'ünden:
"… Bütün bunlar benim Madenci’de neyi sevdiğimi ve neyi kıymetli gördüğümü muhtemelen özetliyor. Yazarın malzemelerini elde etmesi ve onları bir eser olarak biçimlendirmesi arasında geçen fazlasıyla kısa bir hazırlık süreci sayesinde, Soseki içinde saklı duran romansal bilinçdışılığı gerçek manada kazıp ortaya çıkarmak zorunda kaldı ve kendisini dahi şaşırtacak şekilde açıklıkla ve etkili bir üslupla yüzeye taşıdı. Az çok somut bir biçimde, bu dumanı üstünde olan sürpriz, Sanşiro’dan Meian’a kadar mürekkebinden damlayan başka büyük romanları da etkilemeye devam etti. Kendim de bir romancı olarak, bunu Madenci’nin Soseki için ifade ettiği önem olarak düşünmekten kendimi alamıyorum ve romancı Natsume Soseki’yi bu yönden düşündüğümde adeta çağdaşımmış gibi kendimi ona daha yakın hissediyorum.